Devekuşu Nedir
Devekuşu ve Devekuşunun Özellikleri Devekuşu özdevekuşları takımının, özdevekuşugiller famil-yasındaki kuş türleri. Devekuşunun uzunluğu yaklaşık 2,5 metre, ağırlığı 135 kilo kadardır. Dişi devekuşu erkeğine oranla daha küçüktür. Uzun ve çok güçlü bacakları olan devekuşu, son derece hızlı koşar.
Erkeğin kanatları ve kuyruğu beyaz, geri kalan yerleri siyah renklidir. Dişinin rengiyse grimsi kahverengidir. Her iki eşeyde de baş, vücudun öbür bölümlerine oranla küçüktür. Başta, boyunda ve bacaklardaki tüler fırça gibi dik ve seyrektir. Bu nedenle vücudun bu bölümleri hemen hemen çıplaktır. Boyun ve bacak derileri gri ya da kahverengidir. Her iki ayakta da üçüncü ve dördüncü parmaklar olmak üzere yalnızca iki parmak bulunur. Koşmayı ve yürümeyi daha büyük olan üçüncü parmak sağlar. Hayvan, uzun boynu ve güçlü gözleriyle çok uzakları görebilir, iyi gelişmiş kirpikleri vardır.
Saatte yaklaşık 65 kilometre hızla koşabilecek denli güçlü bacakları olan devekuşu, bu nedenle otsuz açık kırlarda yaşar. Kimi türleri saatte 90 kilometrelik bir hıza ulaşabilirler. Taşıtlara alışık olmadığı yerlerde, yanma yaklaşmak oldukça zordur. Ancak açıklık bölgelerde güçlü tüfeklerin ve otomobillerin yardımıyla avlanır. Devekuşları hem et, hem de ot (meyve, bitki tohumları, çalı yaprakları ve sulu bitkiler) yerl-‘er. Bir kısım omurgasız hayvanlarla, çiyan gibi küçük omurgalıları da yiyebilirler. Ayrıca katı yiyeceklerin sindirimini kolaylaştırmak amacıyla taş da yutarlar. Su gereksinimlerini kimi sulu bitkilerden, meyvelerden ve hayvanlardan sağlarlar. Bu denli az suyla yaşayabilen devekuşları, çöl koşulla-rında uzun süre yaşayabilirler.
Her erkek devekuşunun birden fazla eşi vardır. Üreme, yumurtlamayla olur. Kumlu toprağa kazdıkları bir çukurun içine dişiler yumurtalarını bırakırlar. Her dişi bir gün arayla yumurtlamak üzere çukura 6-8 arasında yumurta bırakır. Böylece kuluçka döneminin başına kadar her çukurda 15-60 yumurta toplanır. Devekuşlarının yumurtalarının biçimleri birbirine benzemez. Kimi yumurtalar düz, kimileri çukurludur. Normal bir yumurtanın boyu 15 cm. genişliği 13 cm ve ağırlığı kuluçkaya yatan dişinin ağırlığının % 1,4’ü kadardır. Kuluşka devresi 40 gün kadar sürer. Gündüzleri bir ya da birkaç dişi devekuşu sırayla kuluçkaya yatar. Geceleriyse bu görevi yalnızca erkek devekuşu yapar. Kuluçka devresi sona erdiğinde çatlayan yumurtaların hepsinden yavru çıkmayabilir. Yumurtadan çıkan yavrular son derece çabuk gelişirler. Başlangıçta vücutları atkestanesinin dikenlerine benzeyen tüylerle kaplıdır, ikinci ayın içinde bu tüyler düşerek yerine koyu gri tüyler çıkar. Bunlar da döküldükten sonra gerçek tüyleri üç yaşında çıkar. Bir aylık olduklarında erginler kadar hızlı koşabilirler.
Devekuşları genellikle küçük topluluklar halinde yaşarlar. Erkek, haremindeki dişi ve yavrularla birlikte 5-15 devekuşundan oluşan toplulukla bir aradadır. Bu topluluklarda kimi zaman 50, ya da daha fazla sayıda devekuşu bulunabilir. Bunun yanısıra tek başına yaşayan devekuşları da vardır.
Devekuşu çoğunlukla zebra gibi memeli hayvanlarla birlikte dolaşır. Bu tavır çoğu kez savunma için gerekli olan bir dayanışma biçimidir. Gözleri çok iyi gören devekuşu, uzun boy-nuyla bir periskop gibi çevreyi tarayarak yaklaşmakta olan düşmanı görebilir. Zebra bu denli iyi görmemekle birlikte tehlikeyi kokusundan anlar. Böylece açık arazide devekuşu, ağaçlık bölgelerdeyse zebra tehlikeyi bildirir.
6 ayrı türü olan devekuşunun arap devekuşu adı verilen ve Suriye ya da Arabistan çöllerinde yaşayan türünün soyu tükenmiştir. Son olarak 1914 yılında görülen Arap devekuşunun izine daha sonra rastlanmamıştır. Devekuşunun en bilinen türü Kenya ve Tanzanya’da yaşayan Masai devekuşudur. Avsutralya’da yaşayan emu adlı devekuşu Avustralya’nın milli kuşudur. 150 cm boyundaki emunun dişisinin boyu erkeğinden daha uzundur. Devekuşlarının en tehlikeli olanı tepeli devekuşudur. Ayakları üç parmaklıdır, öne ve yana güçlü tekmeler savurabilir. En içteki parmağı hançer gibi kıvrıktır. Suda rahatça yüzebilen tepeli devekuşu 180 cm yüksekliğe kadar sıçrayabilir.
Birçok dilde halk arasında yaygın olarak kullanıldığının tersine devekuşu tehlikeyi gördüğünde başını kuma gömmez. Tehlike durumunda başını bacaklarının arasına ya da göğsünün altına sokarak dizlerini kırıp oturur. Bu görünümüyle büyükçe bir kaya parçasını andıran devekuşu büyük olasılıkla düşmanlarından saklanabilmek için çevreye uyum sağlamaya çalışmaktadır.Bir zamanlar Afrika ve güneybatı Asya’nın birçok kesiminde yaygın olarak yaşayan deve-kuşlarına, günümüzde yabanıl olarak yalnızca doğu Afrika’da rastlanır.